25 Eylül 2017 Pazartesi

Serilerden Kaçmak İsteyenlere


Melissa Senate-Sadece Kız Kardeşler Bilir
Jennifer L. Armentrout – Sonsuzluğun Sonuna Dek
Brittainy C. Cherry – Sevgili Bay Daniels
Serilerden bıkmışlar için ,her puan türünden ama genel olarak aşk ve sevgi temalı kitapları yorumladık.



Melissa Senate-Sadece Kız Kardeşler Bilir
“Hepimiz bunu arıyoruz, değil mi? Bizi olduğumuz gibi sevecek birini...”
Ally, kariyerinde oldukça başarılı bir avukattır ve çocuk sahibi olmak tek arzusudur; en azından kocasının kendisini aldattığını öğrenene kadar öyleydi.
Sarah, bir kadın dergisinin yardımcı editörüdür ve terfi beklemektedir. Henüz bir buçuk aydır birlikte olduğu Griffen’dan hamile kaldığında hayatının dönüm noktası olacak gerçeklerle yüzleşmesi gerekir.
Zoe, insanlara tavsiyeler veren bir ilişki uzmanıdır ama söz konusu kendisi olduğunda, sorunları çözmede pek de başarılı olduğu söylenemez.
Her biri farklı hayatlara sahip kardeşlerden Ally ve Sarah Solomon’un, üvey kardeşleri Zoe’yle ilişkileri her zaman mesafeli olmuştur. Fakat mecbur kalmadıkça bir araya gelmekten kaçınan bu üç genç kadın, babalarıyla aynı evde yaşamak ve özel hayatlarına dair sorunlarla baş etmek zorunda kaldıklarında, aynı gemide yol aldıklarını geç de olsa fark edeceklerdir.


Gül
Kız kardeşi olanlar okumalı ,belki de okumamalı =)
Bu dünya üzerinde en güzel şeylerden biri kız kardeşiniz olması ,ayrıca en kötü şeylerden biride. İki duyguyu da  deneyimlemiş bir insan olarak kitabı beğendim.Aile ilişkileri hakkında güzel bir kitap,biraz karşınızdakini olduğu gibi kabullenmek hakkında .Kitaptaki Ally karakterine bayıldım doğrusu. Hep diyorum akıllı karakter okumak ( aslında akıllı yazar =) ) başlı başına bir zevk.

Sibel
Biraz Milly Johnson tarzı hafif,duygusal,akıcı güzel bir kitaptı.Sadece Sarah’ın olayının bu kadar gökkuşağı modunda mutlu bitmesi rahatsız etti.Evetttt biliyorum mutlu olmayan sonları da istemiyorum ama bu tarz kitaplarda nedense biraz daha gerçekçilik arıyorum (çok da fazla değil ama =p )



Jennifer L. Armentrout 
Sonsuzluğun Sonuna Dek
Mallory ile Rider, koruyucu aile yanında büyüyen, kötü insanların elinde hırpalanmış, aynı kaderi paylaşmış, birbirinin en büyük desteği olmuş iki küçük çocuk…
Mallory ile Rider, birbirini kaybetmişken aynı lisede buluşmuş, hayatları birkaç yıl ayrı düştükten sonra yeniden bir araya gelmiş iki genç…
Mallory ile Rider, sonsuz dostluklarının sonsuz aşka evrilişini tutkuyla yaşayan, zorlukları aşmak için yine el ele tutuşan iki büyük yürek…
Sonsuzluğun Sonuna Dek, arkadaşlığa ve aşka inancını kaybetmeyenler için.


Sibel
Gül ‘Bu kitaba yorum yazmamışız’ dediğinde resmen panik oldum zira 2-3 haftada neredeyse komple unutmuşum kitabı.Gül’ün desteği ile hafif hatırladığımda aklıma gelen ilk şey ‘haaaa şu kızın sürekli mıyy mıyy mıyyy olduğu kitap mıydı buuu’ oldum =D Hoş,güçlü erkek ve mıy mıy kız karakterli, çok da sıkıcı olmayan ama hafızanızda öyle aman aman yer edecek kadar da iyi bir kitap değildi bence.



Gül
Acayip sıkıldım okurken,öyle böyle değil.Kitabı okuduğumuz aklıma belki gelmezdi ama bir ortamda “Çok bozdu JLA “ muhabbeti dönünce “ayy en son okuduğum kitabı çok kötüydü “ diyip konuyu hatırlamak için can çekişmem sonucu “ bak atlamışız  yorum yazmayı bu kitaba” dedim.Yoksa benimde hafızamın tozlu sayfalarında yerini almıştı.



Brittainy C. Cherry – Sevgili Bay Daniels
İlgili kişiye,
Aşkımıza yasak demek kolay, bize ruh eşi demek zordu. Bence ikisi de doğruydu. Biz yasak ruh eşleriydik.
Edgewood, Wisconsin’e geldiğimde onu bulmak gibi bir planım yoktu. Joe’nun barına girmeyi, Daniel’ın müziğinin bende böylesine duygular uyandırmasını beklemiyordum. Sesinin, acılarımı dindirebileceğini tahmin etmezdim. Mutluluğumun geri geleceğini de.
Lise son sınıfa yeni okulumda başladığımda, ona Bay Daniels diye hitap etmeye hazır değildim ama bazen hayat yanlış zamanda, doğru nedenlerle karşınıza çıkardı.
Aşk hikâyemiz sadece fiziksel yakınlıktan ibaret değildi.
Aile de vardı işin içinde, yas da. Hayatta olmakla alakalıydı. Aptalcaydı. Acı vericiydi. Kederliydi. Kahkahaydı.
Bizimdi.



Sibel
Yazar ağlatmazsam namerdim demiş sanki (ama beni ağlatamadı =P )
Bu yazarın ilk çıkan kitabı Geçmişin Kırıklarında da aynı şeyi hissetmiş ve yorumumda yazmıştım. Evet karakterlerin yaşadıkları çok üzücü şeyler ama yazarın tarzından dolayı mı artık bilmiyorum anlatılan dram çok zorlama geliyor. Öyle ki okurken ‘yolla gelsin yazar kardeş, bununla da ağlatamayacaksın beni’ gibi bir tepki oluyor bende. Yine mi ağlamadın al sana başka bir acıklı olay,kurgu sürekli böyle (Colleen Hoover’ın Slammed serisi gibiydi). Bütün acıların çocukları bu kadının hikayelerinde rol kapmış gibiler.Kitabın yarısı ağlamayla kalan yarısı ise zavallı Shakespeare’i alet ederek birbirlerine aşklarını ilan etmekle geçti (kızı en tahrik eden şey bir erkeğin ona kitap okuması imiş bu arada =P ). Öğretmen öğrenci ilişkisi olayı ise aradaki 3 yaş nedeniyle çok rahatsız edici gelmedi (Serbest Düşüş kitabında olduğu gibi değildi kurgu). Erkek karakterin ismi ise Daniel Daniels ki o da bana Phillip Phillips’ten araklama gibi geldi =D
Yukarda yazdıklarımdan sonra kitap sanki çoook kötüymüş gibi duruyor ama o kadar da kötü değil yanlış anlaşılmasın. Anlatım dili,çeviri,akıcılık hepsi yerli yerinde olduğu için çok da sıkılmadan okuyup bitiriyorsunuz ama işte o zorlama drama bana pek hitap etmiyor.

Phillip Phillips'i merak edenler için Tık Tık


Gül
İçinde olduğum zaman yüzünden beni ağlattı.
Sibel’in “kötü değil beğenirsin “ gazı ile aldım elime okudum ki bu ara değil ağlak ,iç karatıcı şeyler, okumak bile  içimden gelmiyor.Neşeli Günler filmi gibi ( yabancı filim olan yerlisi değil) dağ bayır gezerken şarkı söyleyen insanların kitaplarını okuyasım var .Çünkü zaten içim sıkkın ,böle totomla    (okey bu kısma bu kitap uyuyor) ,sevgi böcüğü ( bir miktar ) neşeli ( kesinlikle değil ) kitaplara ihtiyacım var.Kız kardeşin mektuplarının olduğu her yerde ağladım yalan yok .Bazı kısımlarda gözlerimi devirdim (karşılıklı  Shakespeare okuma kısmı ) ,azıcık vicdan yapıp sonra öğrencisi ile (yaşı ne olursa olsun ) ilişki içine girmekten rahatsız olmayan oğlana da sinir oldum.Bazı tabularım var üzgünüm kız 19 yaşında olabilir. Fark etmez .Öğretmen –öğrenci ilişkisi bu kadar ayaklar altına alınmamalı.
Spolier desem mi
Sonunda kızla oğlanın ayrılmasına vesile olan olay olurken dedim ki içimden “ Hakketten salak bunlar şehir farklı diye duyulmayacak mı sanıyorlar” Bir de sürekli bir dram olduğu için kızın hamile kalmasını da bekledim yalan yok.

Neşeli Günler filimini merak edenler için Tık Tık 




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder