Katie McGarry-Hayallere Dokunmak
Ryan kulağıma eğiliyor. "Dans et benimle, Beth."
"Ben dans etmem." Doğru, etmem. Daha doğrusu, bir
erkekle hiç dans etmedim. Kuşkuyla kaşını kaldırıyor. "Dans
etmezsin?"
"Hayır."
Ateşin ışığı Ryan'ın yanık tenine vuruyor ve yüzüne harika,
bronz bir parlaklık veriyor. Altın saçları ışıldıyor. Göz kamaştırıcı. Ryan bir
adım yaklaşıyor ve kendini çekici yapan ve beni zayıflatan "ben her şeyi
bilirim" gülüşünü takınıyor. Ondan nefret ediyorum ve bana dokunmasına
izin verdiğim için kendimden de nefret ediyorum.
Çok hızlı bir tempoda çalan müzik biraz yavaşlıyor.
Müzikteki güçlü vuruşlar kalbimin çılgın atışlarını taklit ediyor. Dudaklarını
kulağıma doğru yaklaştırıyor ve nefesi boynumu gıdıklıyor. "Benimle dans
et, Beth."
Katie McGarry için Övgüler ve Yorumlar
"Bu romandaki her şey - sahne, karakterler, romans-
işliyor ve çok iyi işliyor."
-Kirkus Book Reviews, Hayallere Dokunmak üzerine
"Bu çocukluktan gençliğe geçiş aşk hikayesi… bir
iddiayla başlıyor ve cesur, erotik bir güven egzersizine dönüşüyor... Tempolu,
tatmin edici bir romans."
-Publishers Weekly'de, Hayallere Dokunmak üzerine
(Tanıtım Bülteninden)
Gül
Çevirmenin gazabına uğramış çok güzel bir hikaye.
Sibel
Orta seviye İngilizce bildiğinizi düşünün.Bir elinize sözlük
alın,netten de Google translate i açın.Sonra kitabın orjinalinden çevirmeye
çalışın.Tebrikler bu kitabın çevirmeniyle aynı yöntemi kullanarak kitap
çevirdiniz.Belki biraz fazla sert bir eleştiri oldu ama böyle bir çevirinin başka
bir mantıklı açıklamasını bulamıyorum.Ve bu seviyede bir çeviri ile mükemmel
bir hikayeyi okumaya çalışın.
Konu
ne kadar bilindik olsa da (fakir ve neredeyse yoldan çıkmış kız ile zengin ve
altın çocuk kıvamında oğlan,iki ergenin hikayesi) yazarın oluşturduğu
karakterler ve olayların gidişatı o kadar güzeldi ki bu beni hiç rahatsız
etmedi.Çeviriye rağmen elimden bırakamadan okudum,bitirdim.Kitabın sonunda ise
tek dileğim serinin 3.kitabı Rachel ve Isaiah’ın hikayesinin yayın evi tarafından katledilmemesi oldu.
Gül
Oldukça şövenist bir söylemde olsa da çok sevdiğim bir söz vardır ; Kadınlar çevirilere benzer;
Güzel olurlarsa sadık olmazlar ,sadık olurlarsa güzel olmazlar.
Maalesef çevirmen bu sözü doğrulayacak bir iş
çıkarmış.Kelimeleri sadece birinci anlamlarında alıp , mevzuya uyuyor mu
uymuyor mu bakmadan kullanmış.Kitabı okumak biraz bilmece çözmeye benziyor
,acaba çevirmen ne demek istemiş oluyorsunuz.Zaman
hataları var .Geniş zaman şimdiki zaman ,-dı lı geçmiş hepsi bir arada saçma
sapan kullanılmış.
Çeviri konusunda uzman değilim ama şunu biliyorum ki çeviri
yapan her iki dile de hakim olmalı.Bu kitabın
çevirmeni ne İngilizce ye hakim
ne de Türkçe’ ye.
Keşke ,keşke başkası çevirse, başka yayınevi seriyi satın
alsaydı diye kafamı vuruyorum.Ya da ilk kitabı da böyle saçma sapan
çevirselerdi haberim olmasaydı bu seriden.
Sibel
Çeviri ile ilgili daha fazla bir şey söylemek
istemiyorum.Ama kitabı okuyanlardan biriniz çevirmenin şu cümle ile bana ne
demek istediğini açıklarsa çok sevinirim (genel olarak o kadar çok hata var ki
okurken sürekli aklınızdan düzeltiyorsunuz.Ama aşağıdaki gibi birkaç yer var ki
gerçekten akıllara zarar…)
*Ortam şöyle.Kızla erkek,çocuğun odasında (cümleyi okuyup ta
arabada olduklarını sanmayın diye belirtmek istedim odada olduklarını) ilk defa
öpüşecekler ve kız şöyle düşünüyor :
Benim depoyla daha fazla yol gidilir,bunu Ryan karnıma vurduğunda
anlıyoruz.
Cidden merak ettim orjinalinde ne yazdığını.Kitabı İngilizce
okuyabilen şanslı arkadaşlardan rica ediyorum lütfen aydınlatın beni…
Gül
Bütün bu olumsuzluklar rağmen pırıl pırıl bir hikaye var.Çok
güzel kurulmuş,karakterlerin gelişimini nefesinizi tutarak okuyorsunuz.İlk kitaptan okuyup belki
de sinir olduğunuz Beth ‘in geçmişini öğrendiğinizde ,yüreğiniz burkuluyor.Ryan
mükemmel gözüken bir hayatın içinde aslında kendisini zombi gibi hissediyor.Ve
Katie’ nin oluşturduğu erkek kahramanlara aşık olmamak elde değil .O kadar
azimle gidiyor ki Beth’ in peşinden
,Beth ‘le birlikte siz de aşık oluyorsunuz ister istemez.Bu kitap blog yazmaya
başladığımdan beri tam not vereceğim ilk kitap olurdu eğer doğru düzgün bir
çeviri olsaydı.
Sibel
Gerçekten çok güzel bir hikaye idi.Tüm karakterler
gerçekçi,yerine oturmuş,istikrarlı.Keşke şöyle olsaydı dediğiniz hiçbir şey yok
(çeviri dışında =p ) Klasik bir konuyu o kadar güzel işlemiş ki yazar bundan
hiçbir rahatsızlık duymuyorsunuz.Bence de tam puanı hak eden bir hikaye idi.
Serinin yurt dışı kapakları |
Gül
Bu Aspendos un ilk çeviri rezilliği değil ama bu doruğu
herhalde,genellikle yazım hataları oluyordu.Kapak için epey yazdım Face
sayfalarına ama tabi ki bildiklerini okudular ,kitabı okuyunca o orijinal
kapağın ne kadar anlamlı ve güzel olduğunu daha iyi anlıyorsunuz.Kitabı okumam
bittikten sonra o sinirle Aspendos un Face sayfasına girip kitabın altına
örnekle nasıl saçma sapan bir çeviri olduğuna dair not yazdım.Yaklaşık yarım
saat sonra ,çok özür dileriz ,bu çevirmenle ilk kez çalıştık ,son olacak diye
cevap yolladılar.( “Hanım Sultan zannettim padişahım” gibi bir özür ,kimse mi
kontrol etmemiş çeviriden geldikten
sonra ) Ertesi sabah silinmişti.Büyük konuşmayayım ama bu aldığım son Aspendos
kitabı idi.Yayınevi olup kitaplara karşı bu kadar özensiz olmaları çok rahatsız
ediyor beni.
Sibel
Böyle bir çevirinin yayınlanmış olmasının tek
açıklaması,kitabın çeviriden sonra belli ki Aspendos’tan kimse tarafından
okunup,kontrol edilmemesidir.Daha başka bir açıklaması yok bunun.Aspendos bu
kitapla ilgili olarak daha önce okuyucularına hangi kapağı seçelim diye
Facebook’tan sorduğu zaman,ortaya koydukları üç seçeneğin hiçbirisinin bu
kitaba uymadığını kendimizi parçalarcasına söylemeye çalışırken,bizleri kaale
almayıp kendi bildiklerini okumalarından anlamalıydık böyle bir şeyle
karşılaşacağımızı.Zira içlerinden biri okumuş olsaydı orijinal kapağın ve ismin
hikayeye ne kadar uyduğunu,kendi seçtikleri kapak ve isimle ise hiç alakası
olmadığını anlardı.Burdan Aspendos’a sesleniyorum (buradan çünkü Facebook’tan
yazınca yorumlar kötü olduğunda siliyorlar) ; Ey Aspendos =p yayınlayacağınız kitaplarla
ilgili okuyucularınıza kapak,isim vs gibi şeyler sormayın (ki nasılsa
dinlemiyorsunuz) Bu tür şeylerle uğraşıp harcayacağınız zamanı kitapları
basmadan önce okumak için değerlendirin.Sizden tek ricam bu…
Kitabın muhteşem orjinal kapağı |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder