19 Haziran 2017 Pazartesi

J.A. Redmerski – Kötülük Tohumları -Katiller Çetesi Serisi 4


J.A. Redmerski – Kötülük Tohumları
"Kötülük Tohumları'yla Redmerski, okurlarını yeniden tadına doyulmaz, karanlık bir maceraya çağırıyor."
-The New York Times-
"Redmerski, Katiller Çetesi'nin bu yeni kitabında da hedefi on ikiden vuruyor."
-USA Today-
"Kötülük Tohumları'nda karanlık sırlar tek tek ortaya dökülürken, çoktan bağımlılık yapmış bu seriye okurlar bir kez daha hayran kalacak."
-Wall Street Journal-
Victor Faust'un yeni Birlik'i hızla büyümektedir. Fakat çete üyeleri arasındaki ilişki, beklenmedik bir düşmanın, örgütteki kişilerin sevdiği insanları kaçırmasıyla derinden sarsılır. Düşmanın, kaçırdığı kişileri serbest bırakmak için çetenin karanlık sırlarını kendisine itiraf etme koşulu koymasıyla da işler iyice karışır.
Oysa Nora adında, genç ve güzel bir kadın olan bu son derece tehlikeli düşman, çete üyelerinin birbiriyle ilgili bildiklerinden çok daha fazla şeye vakıftır. Gelgelelim örgütün elinde bu kadına dair hiçbir ipucu yoktur. Üstelik çok geçmeden kadının gerçek niyeti tüm çıplaklığıyla ortaya çıkıp Birlik’i yeni başlangıçlar yapmaya zorlayacak ve hatta yıkıma sürükleyecektir.

J.A. Redmerski - Sarai -Katiller Çetesi Serisi 1  yorumu için tık tık 


Sibel
Keşke 3.Kitap Kuğu ve Çakal hiç olmasaydı dedim.

Gül
Kitabın ismi “Katiller de Ağlar “ olmalıymış  ya da “Katiller de İnsan”


zorla okunura yakın


Sibel
Serinin ilk iki kitabını beğenip üçüncü kitaptan nefret etmiştim hatırlarsanız.Sebebi de yazarın iddialı polisiye,gerilim,psikolojik vs yazdığını iddia etmesiydi ki o kitapta yazdığı kurguda bunların esamesi bile yoktu bana göre.O yüzden bu kitaba şüphe ile başladım ki okuma sebebim de ilk iki kitabın hatırınaydı. Bu kitap bittiğindeki düşüncem keşke yazar 3.kitap Kuğu ve Çakalı hiç yazmamış olsaydı, bu kitapla devam etseydi seri oldu. Zira kitap ara geçiş gibi bir şey olmuş.İzabel ve Victor’un dışında aşk meşk olayı yok (nedense ben Niklas ve Nora arasında sanıyordum kitabı alakası yokmuş). Arka kapak özetinde de yazdığı gibi yeni Nora karakterinin çete üzerinde yaptıkları ve genel olarak İzabel’in salaklıkları konu ediliyor kitapta ki Nora’nın İzabel ile ilgili fikirlerine sonuna kadar katılıyorum =D Dediğim gibi belki üçüncü kitap olmasa daha çok beğenirdim bu kitabı zira ne zaman çete ile ilgili bir konu olsa ister istemez aklımdan ‘ 50 bin dolara iş yapıp nasıl yaptınız ki o binayı’ falan gibi şeyler geçtiği için ya da Fredrik kıza işkence yaptığında ‘aha şimdi diğerleri odaya dalıp durrr ne yapıyosunnn’  falan diye dehşete düşecekler diye kendimce dalga geçtim okurken.



Spolier

Bak spolier

Bak çok ciddi spolier

Gül
Bu kitaptan ne öğrendik. Katiller Çetesinin fiyaskodan ibaret  olduğunu mu ? Bir önceki kitapta azıcık anlamıştık zaten .İzabel'in uyuz bir ergen olduğunu mu ? İlk kitaptan beri söylüyorum.Sanırım kitabın dokuzuncu sayfasında Sibel'e İzabel'in ağzına  kürekle vurmak istiyorum dediğimde “daha dur “ dedi .Nora Katiller Çetesinin  “beyin takımını” hallaç pamuğu gibi kaldırıp attı.Ama sebep o kadar saçma kalıyor ki .İşe girmek istediğiniz şirketi önce iflas ettirmek gibi bir şey.Nora gidip İzabel'i öldürse “İşte Victor intikamımı aldım ,şimdi beni işe al “ dese hepimiz için çok çok daha iyi olurdu.İzabel'den kurtulmuş olurduk en azından.Yazarın tarzından cidden hiç ama hiç hoşlanmıyorum .Bir de rica edeceğim örgüt ismi bulurken bir düşünsün azıcık .Sağlam 15 dakika güldüm isme.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder