16 Eylül 2018 Pazar

Stephanie Laurens-Mutluluk Yemini -Regencies Serisi 5


 Stephanie Laurens-Mutluluk Yemini 

Lenore, kırsalda babasına bakarak geçirdiği sessiz sakin hayatından son derece memnundur ve evlenmek gibi bir niyeti yoktur. Göz önünde olmamayı tercih ederek çevresine karşı ilgisiz kalmaya çalışır. Ama boşuna!
Her ne kadar Lenore kendini garip gözlüklerinin ve umursamadan topladığı saçlarının arkasına saklasa da muhteşem güzelliğini kapatamaz. Kadınlar konusunda kötü bir şöhrete sahip olan karşı konulmaz Eversleigh Dükü Jason onu fark eder.
Lenore’un gizlediği gerçek benliğini gören Jason, onun kalbini yumuşatmaya kararlıdır ve bu yüzden ona karşı beslediği duygularında oldukça ısrarcı davranır.
Yazdığı tarihi aşk romanlarıyla New York Times, Publishers Weekly, Wall Street Journal, USA Today’de en çok satan kitaplar listesinde yer alan Stephanie Laurens eşi ve iki kızı ile birlikte Avustralya’da yaşamaktadır.

Gül
Okurken sıkıntıdan patladım


Sibel
Çok iyi değil ama gideri var.


Gül
Stephanie Laurens yazım stilinden hoşlanmam. Neden okudun o zaman derseniz Historical olması yüzünden bu ara pek çıkmıyordu. Stephanie ablanın romanları da  ikiye ayrılır
1)Azgınlık döneminde yazdıkları
2)Tövbe sonrası yazdıkları
Bu ikinci kısımdan ; ama bence bu yüzden sıkıcı değil ,kitapta bir şey olmuyorrrrr.Kız dünyanın en sıkıcı kızı, abi desen güya kadın uzmanı ama kızın duygularından habersiz olduğu için küsüp küsüp duruyor. Sürekli bir “kuzum “ lafı okuduğunuz için bir yerden Hülya Koçyiğit çıkacak ve ağlayarak yan yan koşup yatağına atlayacak diye bekliyorsunuz. Ama sonunda sıkıntıdan patlasam mı bayılsam mı diye düşünüp duruyorsunuz.



Sibel
Benim yazarla alıp veremediğim bir şey olmadığı için ve historical özlemim sonucu hevesle başladım kitaba. Genellikle historicallerde ille bir olay çözülmeye çalışıldığı, hayati tehlikeler vs ler atlatıldığı için ve bu kitapta bu tarz şeyler kurgulanmadığından bence hiçbir şey olmuyormuş gibi duruyor. Ve işin açıkçası macera soslu historical  sevmediğimden bu şekilde olması özellikle hoşuma gitti. Sıradan, sakin bir kurgu ve ben çok da sıkılmadan okudum bitirdim.
Şu ‘kuzum’ lafında benim de içime fenalıklar bastı. Jason her kuzum dediğinde pıffftttt oldum resmen =D (Hülya Koçyiğit benzetmesi iyiymiş, sesli güldüm =D )




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder