Denise Grover Swank-Yirmi Dokuz Buçuk Neden
(Rose Gardner Mystery Serisi 2)
Amy E. Reichert – Tatlı Tesadüf
Cindi Madsen - Beni Seviyormuş Gibi Yap
(Accidentally In Love Serisi 2)
Denise Grover Swank-Yirmi Dokuz Buçuk Neden
Rose Gardner
Mystery Serisi 2
Her kararımız bir risk. Yine de hayat, tüm ihtimalleri göze
almaya değer.
Rose Gardner, yeni
bölge savcısı yardımcısı Mason Deveraux’yla yaşadığı talihsiz karşılaşmaya
rağmen bir cinayet davasına jüri üyesi olarak seçilir. Dava sürecinde, girmek
zorunda kaldığı erkekler tuvaletinde şahit olduğu telefon konuşmasının ve
gördüğü görüntünün, sanığın suçsuz olduğunu işaret ettiğini fark eder. Fakat bu
konuda yapabileceği hiçbir şey yoktur.
Yoksa var mıdır?
İşler yeterince kötü
değilmiş gibi bir de ablası Violet, erkek arkadaşı Joe’yla görüşmesine son
verip şansını başka erkeklerden yana kullanması konusunda kendisine baskı
kurmaya başlar. Diğer yandan Joe ona birlikte yaşamayı teklif eder. Rose’un bu
teklifi kabul etmesi için yirmi dokuz, reddetmesi için ise küçük ama önemli bir
nedeni vardır! Kafası karışan genç kadının, şimdiye dek başına gelen en
muhteşem şeyin ellerinden kayıp gitmesine izin verip vermeyeceğini ise zaman
gösterecektir.
Gül
Bu seriyi seviyorum ,kesinlikle yazarı da.
İlk kitaptan daha eğlenceli geldi bana,belki direk Rose’un
başı belada olmadığı için ,gerçi kendisi epey uğraşıyor başı belaya girsin
diye.
Her zaman söylerim kendine güvenen akıllı kadınları okumayı
seviyorum.Rose’un hala annesinin etkisinin etkisinde olduğu ilk kitaptan daha
kendine güvenen ve rahat tavrına bayıldım.Joe’yu ilk kitapta pek tanıyamamıştık
bu kitapta Violet sağolsun Joe’yu daha iyi tanıyoruz.
Sibel
Bu yazar iyi bir yazar,işini cidden biliyor.
Serinin ilk kitabı için yorum yazarken şöyle demiştim ;‘Bence de Chosen serisi çok daha iyiydi.Ama daha ilk kitap,bakalım belki daha
sonra daha güzelleşir bu seri de’ . Kesinlikle daha güzelleşiyor seri. Hatta
seri aynı çizgide devam ederse Chosen’dan daha bile iyi diyebilirim bir süre
sonra.Çünkü bu seriyi okurken aynı zamanda çok da eğleniyorsunuz. Zira Rose
süper .Yazar çok başarılı karakterler yaratmış, hiçbir şey havada değil. Bu
kitaptaki polisiye kısım yine basit ama ilk kitaptan daha iyi kurgulanmış.Vee
Joe sen nasıl tatlı bir şeysin öyle =D
Amy E. Reichert – Tatlı Tesadüf
Lou, kendi açtığı sevimli Fransız restoranı Luella’s’ın
başarısı için yorulmadan çalışır. Çok sevdiği işi ile yakışıklı ve zengin
nişanlısı arasında bir denge de kurabilirse hayatı tam istediği gibi olacaktır.
İngiliz asilzade Al ise bir gazetede takma isimlerle yazdığı sert yemek
eleştirileriyle tanınmıştır ve bir gün eline geçen bir not onu Lou’nun
restoranına götürür.
Şefin hayatının en berbat gününde gittiği restoranda, kötü yemekler yiyen Al,
Luella’s hakkında en acımasız yazılarından birini yazar. Al son yazısının
başarısını kutlarken, o sırada Lou’nun hayatı darmadağın olmak üzeredir:
Nişanlısı onu aldatmıştır, restoranı hakkında zehir zemberek bir yazı çıkmıştır
ve iflas etmek üzeredir.
Ama sürprizlerle dolu hayat Al ile Lou’yu farklı kimliklerle
karşılaştıracaktır… Artık ikisinin âşık olması an meselesidir.
Ancak bir sorun vardır:
Gelecek için geçmiş görmezden gelinebilir mi?
Olmuşa Yakın |
Sibel
Kitabı okurken karnım acıktı =D
Kitap klişe ama anlatımı güzel,akıcı,sıkmıyor insanı
okurken. + sahnelere boğulmuş kitaplara inat öpüşene kadar bile neredeyse
kitabın sonuna geliyorsunuz.Olayları hızlandırılmış çekim yerine zamana
yayılmış şekliyle okuyorsunuz.Sırf bunlar yüzünden bile artı puan alıyor
gözümde kitap. Sadece kurguda o kadar çok Milwaukee ve yemeklerinden
bahsediliyor ki dur bankadan kredi çekip, Milwaukee’ye gidip, gezip, şu
yemeklerden yiyeyim oluyorsunuz =D
Gül
Benim de canım çekti yediklerini =D
Kitaba başladım ,”amannnnn” dedim klişe ama okudukça nedense
beni sakinleştirdi.Böyleeeee sakinleştirici almış gibi okudum .Kötü manada
değil.Tek sıkıntı noktam kadının çok sakin olmasıydı .Azıcık sinirlen olanlara
değil mi ? Milwaukee ye gidesim yok ama ciddi ciddi peynir eritip falan yemek
istedim.
Cindi Madsen - Beni Seviyormuş Gibi Yap
Accidentally In
Love Serisi 2
İlk aşkınızla ikinci bir şans için neleri göze alırdınız?
Brynn artık lisedeki o garip, içine kapanık kız değil;
özgüveni olan güzel bir kadın. Hatta kasabasının küçük sahnesinde başrol bile
oynuyor.
Hayatı hiç de fena sayılmaz, erkeklerle başarısız ilişki
çabaları dışında tabii. Ancak başka kimse kalmamış gibi, lisedeki ilk aşkı
Sawyer, Brynn'in oynayacağı oyunu yönetmeye geliyor. Neyse ki genç adamın
lisede herkesin önünde rezil olmuş Brynn'i hatırlıyor gibi bir hali yok. O
zaman, Brynn'in oyunculuk yeteneğini sahne dışına taşıma vakti.
Bir süreliğine doğduğu kasabaya dönen Sawyer, New York'taki
uçarı kadın oyunculardan sıdkı sıyrılmış, genç bir yönetmendir; son isteği ise
yine böyle bir kadına âşık olmaktır. Ama şu nereden tanıdığını bir türlü
çıkaramadığı, görkemli ve güzel aktris Brynn, kendisine koyduğu yasaklara
rağmen Sawyer'i sözünden döndürecek gibidir.
Yalanlar üzerine filizlenen bir aşk gerçeğe dönüşebilir mi?
Brynn bu sorunun yanıtını öğrenmekte kararlı. Ne de olsa, "Bütün dünya bir
sahne, bütün erkekler ve kadınlar da birer oyuncu."
Gül
Kesinlikle ilk kitaptan güzel
İlk kitapta fazla içten içe düşünüyorlardı ve “en yakın
arkadaşıma aslında başka hisler besliyormuşum tühhh” bana çok inandırıcı
gelmemişti.Ve Cindi Madsen’in diğer kitapları gibi eğlenceli değildi.Bu kitap
içinde çok güldüm ya da güldüm diyemem ama en azından güzel anlatılmış bir aşk
hikayesi var. Kızın güvensizliğine takılmazsanız ,sinir olmadan da
okuyorsunuz.
Sibel
Sevimli,hoş bir hikaye idi.
Kitabı başından sonuna kadar yüzümde mutlu bir sırıtışla
okudum.Hem erkek hem kadın karakter çok sevimlilerdi. İçinde +18 sahneler
olmadan da bir aşk hikayesi yazılabilineceğine bir örnekti ayrıca. Sonuna kadar
sıkılmadan,keyif alarak okuduğum bir kitap oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder