Pek de Aynı Görüşte Olamıyoruz Bazen

Ali Novak - Walter Erkekleriyle Hayatım 

Walter Erkekleriyle Hayatım Serisi  1

Julie Buxbaum - Bana Üç Şey Söyle

Ali Novak - Walter Erkekleriyle Hayatım

BIR KIZ. ON İKİ ERKEK. AYNI EV.

Jackie Howard sürprizlerden hoşlanmazdı. Kaos en büyük düşmandı! Başarı timsali ve sürekli meşgul ebeveynlerinin gözüne girebilmek için mükemmel olmalıydı. Mükemmel görünmeli, mükemmel notlar almalı ve tek kelimeyle mükemmel bir evlat olmalıydı. Ama hayatın onun için bambaşka planları vardı.

Sürpriz #1: Tüm ailesini korkunç bir araba kazasında kaybetti.

Sürpriz #2: Yeni koruyucu ailesinin yanına, ülkenin diğer ucundaki Walter çiftliğine taşınmak zorunda kaldı.

Sürpriz #3: Walter ailesinin on iki oğlu vardı. (Aslında on bir ama Parker’ın da oğlan çocuğundan bir farkı yoktu.

Ne yazık ki Jackie baskın karakterini ve New York’taki muhteşem evini ardında bırakıp Colorado’da hiçliğin ortasındaki bir çiftliğe ve içindeki vahşi Walter erkeklerine alışmak zorundaydı. Çevresini saran düşman bakışlardan, bitmeyen gürültüden ve her yere saçılmış döküntülerden kurtulması imkânsızdı. Yine de itiraf etmek gerekirse, aralarından bazıları gerçekten kanını kaynatıyordu. Fakat bunca curcunanın içinde nasıl hem ailesinin yasını tutabilir hem de mükemmel olmaya devam edebilirdi?

“Cole ve Jackie arasındaki karşı konulmaz çekim, romantizm seven ve sağlam erkek karakterlere bayılan okurları derinden etkileyecek. Kitabın sonuna nasıl geldiğinizi anlamayacak ve kendinizi Walter evinin bir üyesi gibi hissedeceksiniz.” —VOYA

Gül

İçimi şişirdi. Gerçekçi olduğu için mi yoksa uygun duygu da olmadığım için mi bilmiyorum ama sevmedim kitabı .Epey zorladım bitirebilmek için . Azıcık araştırınca Wattpad kitabı olduğunu buldum.

Sibel

Ufak tefek saçmalıklar olsa da okuması kolay, nispeten güzel kitaptı bana göre. Aslında bu kurguyla çok daha komik ve ilginç olaylar bekliyordum, yazar sanki biraz daha zorlasa iyi olurdu diye düşündüm. Ben araştırmadım, yazar teşekkür yazısında wattpad camiasını anınca ‘aaa wattpad hikayesi imiş’ diye düşünüp şaşırdım sadece.

olmuşa yakın

Julie Buxbaum - Bana Üç Şey Söyle

Ya ruh eşiniz aslında hiç tanışmadığınız biriyse?

Jessie’ye dair her şey yanlıştı. En azından, Los Angeles’ın en pahalı okullarından birindeki ilk haftasında öyle hissediyordu. Annesi öleli neredeyse iki sene olmuştu ve babası internetten tanıştığı bir kadınla evlenmeye karar verdiği için Jessie tüm hayatını ardında bırakarak ülkenin diğer ucuna taşınmak ve yepyeni bir aileye uyum sağlamak zorundaydı.

 Tam da eski hayatına nasıl dönebileceğini düşünürken, kendisine Biri Hiçbiri (kısaca BH) diyen ve ona yeni okulunda yol göstermeyi teklif eden bir yabancıdan bir e-posta aldı. BH ile arasındaki çekim o kadar güçlüydü ki tüm bunların acımasız bir şaka olması ihtimali bile duygularına söz geçirmesini sağlayamadı.

Kaderin cilvesi ve biraz da umutsuzluğun katkısıyla Jessie’yi bekleyen büyük bir karar vardı: Gerçek aşkını parmaklarının ucunda mı, yoksa her gün gördüğü gizemli yakışıklıda mı bulacaktı?

 “Bu roman hakkında üç şey: (1) Bayıldım. (2) Hayır, gerçekten BAYILDIM. (3) Keşke her gence bunu okumasını söyleyebilsem.” —Jodi Picoult

 “Bu kitap hakkında üç şey: (1) Romantik, komik ve sevimli; (2) kitabın odaklandığı gizem sayesinde son sayfaya kadar soluksuz okuyacaksınız; (3) asla pişman olmayacaksınız.” —Jennifer R. Smith

 “Sanal aşk mı, yoksa gerçek hayattaki mi kazanacak? Bu sorunun cevabını ararken sayfaların nasıl aktığını anlamayacaksınız.” —Publishers Weekly

 “Yas, aile, büyümenin getirdiği zorluk ve karmaşa gibi zor konuları romantik ve esprili bir dille anlatarak harikalar yaratmış.” —Booklist

 “E-posta ve mesajlaşmalarla desteklenen büyüleyici kurgusu sizi beklemediğiniz bir sona sürükleyecek. Şaşırmaya hazır olun.” —School Library Journal

 “Uzun süre aklınızdan çıkmayacak.” —Image

Gül

Beğendim.

“Walter Erkekleriyle Hayatım” ı bu kitabı okumadan önce okusam belki daha fazla beğenebilirdim. ”Yas” duygusunu o kadar güzel anlatıyor ki kitap. İki tane acı içindeki insanın kafalarını su üstünde tutabilme çabası derim kitap içim ama yanlış anlaşılma olmasın duygusal ,acılar kitabı değil. Ama anlatım çok iyi bence. Zevkle okudum.

Sibel

Bana çok klişe geldi.

Bu ara çok fazla karakterlerin kim olduklarını bilmeden mailli, mesajlı kurgu okuduğumuz için olsa gerek (heyyy yazarlar, artık yeni bir şey bulun lütfen) ‘öfff amannn yine mi’ oldum doğrusu. O yüzden çok fazla zevk alamadım kitaptan. Neyse ki yazarın dili akıcıydı da sıkılmadım en azından.