J.S Cooper –Rhett
( Rhett Serisi 1)
Tara Sue Me- İtaatkar
(Submissive Serisi 1)
J. L. Drake- Kırılmış
( Kırılmış Serisi 1)
J.S Cooper –Rhett
Rhett Serisi 1
Adım Rhett.
Kendini beğenmişin tekiyim çünkü öyle olmak için
her şeye sahibim: Yakışıklılık, para, cazibe…
Her kızın birlikte
olmak isteyeceği tipim ama hiçbiri beni kendisine bağlayamıyor. Aşk olaylarına
girmem. İlişkiye hiç gelemem.
Asla ama asla evlenmeyeceğim. Hızlı yaşarım, günümü gün
ederim. Her hafta yatağıma başka bir kızı konuk ederim. Arkadaşlarım bana
imreniyor,
düşmanlarım kıskanıyor. Herkes benim hayatımı yaşamak
istiyor…
Sonra bir gün o, bana
uzaklara gideceğini söyledi.
O benim en yakın arkadaşım. İlk dostum. İlk öpücüğüm.
Hiç sevgili olmadık, çünkü ona âşık değilim.
Gitmesi umurumda değil. Âşık olmadığım için umurumda değil.
Aşk olaylarına girmem, demiş miydim? Adım Rhett, hiçbir
şeyin moralimi bozmasına izin vermem. Vermezdim. Bir gecede her şey değişti,
inandığım her şeyi sorgulamaya başladım. Birdenbire, Rhett
olmak çok anlamsızlaştı.
Gül
Yine üniversiteli genç aşık olduğunu fark ediyor.
Konu klişe mi klişe,anlatım da vasat.Ama okumak isterseniz
tabii ki sizi tutmam .Oğlumuz ; aslında
yukarıda üniversiteli genç yazdım ve
oğlan üniversiteli olduğunu iddia ediyor ama hiç okula gittiğini okumadım
ya da sınava girdiğini.Babasının yanında çalıştığına dair de ima var gerçi ama
öyle bir sahne de okumadık .Ne okuduk
bol bol Rhett in iç sesini .
Kızımızın da üniversiteli
olduğu söyleniyor hatta O oğlanın
aksine ders çalışıyor sınavlara falanda giriyor ama kitapta Rhett e bir sahnede
sorduğu bir soru var sanırsın lisede hatta daha küçük. Rahibelikten diğer
tarafa geçiş hızı hakkında konuşmuyorum bile .
Sibel
Klişenin dibi…
Bu tarz kitapların konuları genelde klişe oluyor ama yazarın
anlatım tarzı,karakterlerin kurgusu vs düzgün olunca çok da önemli olmuyor
konunun klişe olması.Amaaaa bu kitap öyle değil.Tek kelime ile sıkılıyorsunuz
okurken.Arka kapakta okuduğunuz gibi Rhett’in kendini poh pohlamasında ise hadi
lennnn oluyorsunuz.Adam ayna önüne geçip sürekli çok yakışıklıyım yahuuu der mi
yavv… Bir de neyi merak ediyorum biliyor musunuz.Şu arkadaşken bir anda sevgili
moduna geçiliyor ya.Acaba bir düğme var da onu On konumuna mı alıyor birisi de
aniiii bir aydınlanma ile bunun farkına varıyorlar =P
Tara Sue Me- İtaatkar
Submissive Serisi 1
Aşk en renkli fantezidir.
Abby King kütüphanede çalışan ve hayatı monoton olan genç
bir kadındır. Onu diğer kadınlardan ayıran şey, zengin ve yakışıklı CEO
Nathaniel West hakkında kurduğu çılgın ve karanlık fantezilerdir. Nathaniel ise
hayatını bir dizi kurala göre yaşamaktadır: Hem ofiste hem yatak odasında
kendisine itaat edilmesini ister ve onunla beraber olmak isteyen bir kadın
öncelikle onun boyunduruğu altına girmelidir.
Abby bir arkadaşından Nathaniel’ın yeni bir partner
aradığını öğrendiğinde hiç düşünmeden Nathaniel’ın itaatkârı olmak için
başvurur. Birlikte geçirdikleri tek bir hafta sonu bile Abby’ye artık
Nathaniel’sız yapamayacağını göstermiştir. Nathaniel onun için daha önce
varlığından bile haberdar olmadığı bir haz dünyasının kapılarını açmıştır.
Kısa sürede Abby daha fazlasını istediğine karar verir ama
koyduğu kurallarla etrafına duvarlar örmüş Nathaniel’a sevmeyi yeniden
öğretmesi o kadar da kolay olmayacaktır. Yine de duygular kural tanımayacak ve
aşk, fantezilerin en renklisi haline dönüşecektir.
“İnsanı etkisi altına
alan, zeki ve gerçek kahramanları ile ateşli aşk sahneleri olan bir roman. Çok
başarılı bir aşk hikâyesi.”
Christina Lauren, Harika serisinin yazarı
“Bu kitap size Grinin
Elli Tonu’nu unutturacak. Tara Sue Me çok yaratıcı ve İtaatkâr sizi esir
alacak.”
Southern Fiction Review
“Yeni bir erotik
seriye seksi ve davetkâr bir başlangıç. İtaatkâr’ı kaçırmayın.”
Romance Reviews Today
Gül
Kötü kelimesi kitabı pek karşılamıyor sanki,o kadar uyduruk
o kadar uyduruk ki öyle böyle değil.Alacakaranlık serisinin fanficlerinden
.Kötü bir watpadd hikayesi ,mantık hataları var ki aslında yazılmasının geçtim
basılması da hata .Bu kadar uyduruk tosuruk dominat okumamıştım .
Sibel
Nedendir bilinmez bu kitabı Grey’den önce çıkmış gibi
algılayıp okumak istemiştim.Yanılmışım hem de ne büyük bir yanılgı.Tamam
Grey’den sonra ondan esinlenerek yazılmış bir sürü kitap okuduk ama bu
esinlemeyi geçmiş şablonu bire bir kopya etmiş resmen.Kadın ve erkeğin isimlerinden
(Sebastian/Nathaniel Anastasia/Abigail
) samimi kız arkadaşlara,erkeğin annesi/teyzesinin doktor olmasından erkek
kardeş/kuzen ile kız arkadaşın sevgili olmasına vs kadar her şey aynı. Üstüne
konunun ve kurgunun kötülüğü ile bir süre sonra kendinizi sorgulamaya
başlıyorsunuz ‘Allahım benim sorunum nedir hala bu kitabı okumaya devam
ediyorum’ diye.
Bence yazarın adı Tara Sue Me yerine E.L. James Sue Me ( Sue
me beni dava et demek ya =P )
olmalıymış.
J. L. Drake- Kırılmış
Kırılmış Serisi 1
“Her zaman düşebilirsin, Savannah, çünkü seni yakalayan ben
olacağım.” – Logan
Ben Savannah Miller.
Babam New York’un Belediye Başkanı. Yirmi yedinci doğum günümden bir gün sonra,
biri beni arkamdan yakaladı. Kafama çabucak bir çuval geçirildi ve bildiğim her
şeyden uzağa kaçırıldım. Dövüldüm, aç bırakıldım, hayvan muamelesi gördüm ve
penceresiz bir odada yaşamaya mahkûm bırakıldım. Zamanın nasıl geçtiğini anlama
şansım ve onurum kalmamışken, sonunda umudumu kaybettim ve her şeyi bitirmek
için kendi kendime bir söz verdim. Maalesef bu ağır işleyen bir süreç olacaktı.
Sonra bir gece, seçkin bir grup asker beni kurtarmaya geldi. Beni güvenli bir
yere götürdüler ve bana iki seçenek sundular:
•Onların himayesi
altında kal ve kurallarına uy…
•Oradan ayrıl ve bir hafta içinde yeniden o vahşilerin eline
düş.
Ben birinciyi seçtim.
Bir terapistle görüşüp, çektiğim cehennem azabını irdeledikçe her şey yavaş
yavaş su yüzüne çıkmaya başlıyor. Yeni arkadaşlarım ve olası bir aşkın
yardımıyla, hayatımı geri almak için mücadele ediyorum ve geleceğimi sonsuza
dek değiştirecek seçimler yapıyorum. Bu benim hikâyem..
Sibel
Heyecanla beklenilip alınan kitaplardan biri daha.Ancak
2.sayfada bu nasıl anlatım arkadaşşşş diye sinirle bir kenara
fırlatılanlardan.Okurken o kadar daraldım ki kitabı kaç kere elimden
bıraktığımı hatırlamıyorum .Hani şu Türkcell’in sesli anlatım özelliği ile
ilgili bir reklamı var ya.Hahhh işte kitabı yüksek sesle okusanız aynı öyle
sesli betimleme gibi olur.Hikayenin kurgusu ise basit,sıradan.O da sıkıcı
yani.Anlatım düzgün olsaydı hikayeyi daha çok mu severdim bilmiyorum ama bu
haliyle tam bir hayal kırıklığı oldu benim için. Haa bir de şip şak aşık olma
olayı (ki öyle bir travmadan sonra nasıl olabiliyorsa) kitabı iyice gözümde
düşürdü.
Gül
Üsteki arkadaş kadar heyecan yapıp beklemediğimden olsa
gerek hayal kırıklığımda onun ki kadar büyük olmadı.Kötü yazılmış bir G.I Joe
hikayesi ama öyle böyle kötü değil.Düz dünya mantık hatası var "Nasıl yani " oluyorsunuz.Anlatım da kötü hikayeyi daha da baltalıyor.Sonunda “Ooooo my Godddddd” diyorsunuz , iyi anlamda değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder